The problem of poverty is a deep and complex issue that leads to the most painful stories of societies. In times of crisis, these painful stories increase dramatically, turning poverty into an inextricable vortex. The main question of this study is; It was determined that digital solidarity is possible to overcome poverty and whether solidarity can be sustained in different forms. This study aims to examine digital solidarity networks that operate to meet the urgent basic needs of people affected by the poverty problem that has increased with the pandemic. For this purpose, in the research phase following the Grounded Theory methodology, 10 organizations with digital solidarity activities on a national scale were analyzed. In-depth interviews were conducted with authorized representatives of these organizations in different structures. The interview recordings and field notes were meticulously analyzed and reported. The results of the research confirm the assumption that poverty and solidarity tendencies have increased during the pandemic crisis, and reveal that the solidarity strategies developed have an impact on anti-poverty policies. In addition, the advantages and limitations of digital solidarity communication were identified and it is thought that they constitute remarkable data in the field of poverty alleviation. Other important results of the study show that these formations enable a rights-based struggle and appeal to people's sense of trust by gaining transparency and visibility. In addition, it has been revealed that the struggle strategies developed are benefit-oriented by considering multilateral cooperation.
Yoksulluk sorunu, toplumların en acı hikayelerinin yazılmasına yol açan derin ve karmaşık bir meseledir. Kriz zamanlarında ise bu acı hikayeler büyük bir artış göstererek, yoksulluğun içerisinden çıkılmaz bir girdaba dönüşmesine neden olmaktadır. Bu çalışmanın temel sorusu; yoksulluğun üstesinden gelmek için dijital dayanışma mümkün müdür ve dayanışma farklı biçimlerde sürdürülebilir mi olarak saptanmıştır. Bu çalışmada; iletişim bakış açısını kullanarak pandemiyle birlikte artış gösteren yoksulluk sorunundan etkilenen insanların acil temel ihtiyaçlarını karşılamak için faaliyet gösteren dijital dayanışma ağlarını incelemek amaçlanmıştır. Bu amaçla Gömülü Teori metodolojisini takip eden araştırma aşamasında, ulusal ölçekte dijital dayanışma faaliyetleri bulunan 10 oluşum ele alınmıştır. Farklı yapılanmalardaki bu oluşumların yetkili konumdaki temsilcileriyle derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Görüşme kayıtlarının ve tutulan alan notlarının titizlikle analizi gerçekleştirilmiş ve raporlanmıştır. Araştırma sonuçları; yoksulluğun ve dayanışma eğiliminin pandemi krizinde artış gösterdiği varsayımını doğrulamakla birlikte, geliştirilen dayanışma stratejilerinin yoksullukla mücadele politikalarına etki ettiğini ortaya çıkarmıştır. Ayrıca dijital dayanışma iletişiminin avantaj ve sınırlılıkları belirlenerek, yoksullukla mücadele alanında dikkate değer verileri oluşturdukları düşünülmektedir. Çalışmanın diğer önemli sonuçları; bu oluşumların hak temelli bir mücadeleye olanak tanıdığını, şeffaflık ve görünürlük kazanarak insanların güven duygusuna hitap ettiklerini göstermiştir. Bununla birlikte geliştirilen mücadele stratejilerinin, çok taraflı olarak iş birliğini gözeterek fayda odaklı hareket ettikleri ortaya çıkmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication Studies, Communication Technology and Digital Media Studies, Mass Media, New Communication Technologies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Early Pub Date | June 25, 2025 |
Publication Date | |
Submission Date | September 24, 2024 |
Acceptance Date | April 8, 2025 |
Published in Issue | Year 2025Volume: 7 Issue: 1 |